Bilmek ile hiç birimiz derdinin olmadığını Cem Yılmaz Faruk Eczanesi ile çok güzel anlattı. Bu yazıda bilmiyorum demenin gücünden biraz bahsetmek istiyorum.
Toplum olarak sorulan sorulara bilmiyorum demenin eksiliğini yaşıyoruz. Belki bu yüzden gelişim eğitimlerinde ilk olarak bilmiyorum nasıl denir öğretiliyor. Anlam veremediğimiz bir görsel, bilmediğimiz bir konu, izlemediğimiz bir film veya okumadığımız bir kitap ile ilgili gelen sorulara bilinçli ya da bilinçsiz olarak bilmiyorum dememeyi seçtiğimizi düşünüyorum. Bunun altındaki nedenler çok derin olabilir, ancak şu anda bilmiyorum dediğimiz zaman neler kazandığımıza odaklanmak istiyorum.
Cesaret
Bilmiyorum dendiği zaman hem içinde yaşadığımız topluma hem de kendimize karşı cesaret gösteriyoruz.
Topluma karşı gösterdiğimiz cesaret yıllarca maruz kaldığımız toplum (mahelle) basıkından oluşan kalıpları kırmaya çalıştığımız için. Bu kalıpları kırmaya başladığımız zaman, elalemin dediklerinden çok kendi istediklerimizi yapmaya başlıyoruz ve farklılaşmaya başlıyoruz.
Kendimize karşı gösterdiğimiz cesaret konfor bölgesinden hareket etmek ile alakalı. Bir şekilde konfor bölgemizdan ayrılmak istediğimizde bilmiyorum demeye cesaret ettiğimizi düşünüyorum.
Öğrenme
Bilmiyorum dendiği zaman öğrenilen (klişe de olsa), o konu hakkında eksik bilgimiz olduğunu öğreniyor olmamız. Bu öğrenme bize ek olarak mutluluk duygusunu da yaşatıyor, çünkü yeni bir şey öğrenmek için artık bir fırsatımız var. Bu fırsatı değerlendirmek ayrı bir karar ama benim bahsettiğim, bu fırsatı farkketmiş olmanın verdiği mutluluk. Gelişim kitaplarındaki ana amacın da bu farkındalığı kazandırmak olduğunu düşünüyorum ve ben bunu sadece bilmiyorum diyerek kazanabiliyoruz.
Bunun yanında yeni bir konu öğrenmek istenildiğinde ilk yapılması gereken şey o konuyu bilmediğini kabullenmek. Bu sayede beynimi ve bilincimi yeni bir şey öğrenmeye hazırlamış oluyorum.
Rahatlama
Bilmediğimiz bir konu da soru sorulduğunda gerildiğimiz anlar oluyordur ama bilmiyorum diye cevapladığımız da harika bir anlık rahatlama da beraberinde geliyor. Çünkü bilmiyoruz. Bilmediğimiz için risk almıyoruz ve dert etmiyoruz. Ama bu rahatla dediğim gibi anlık bir rahatlama, çünkü bu soru tekrar gelebilir o yüzden cevabının öğrenilmesi faydalı olacaktır.
Güven
Bilmiyorum dendiği zaman farkında olmadan dürüstlüğümüzü de göstermiş oluyoruz. Bu dürüstlük bize karşı olan güvenin artmasını da sağlayacaktır. Bilmiyorum denilmesinden sonra bilinmeyen konunun soruyu soran birey ile birlikte öğrenilmesi de güven duygusunu arttıracaktır.
Toplamak gerekirse bilmiyorum denildiğin de aslında farkında olmadığımız bazı güzel şeyler de oluyor. Günlük hayatımızı idame ettirirken bilmiyorum demenin gücünü kullanmamız gerekiyor. İletişim kurarken bizim için dezavantaj gibi görünen bu söz dizisinin gücü sandığımızdan çok daha fazla.